20 Aralık 2009 Pazar

Türk Papazı

Olmuş bir hadiseden
Ankara... Yenişehir... On altı yaşında bir çocuk...
On senedenberı Yenişehirden çıkmamış... Bir gün bu çocuk, kimbilir nasıl bir tesadüfle, sarıklı bir hocaya rastgeliyor. Hayretle soruyor: \ -Bu da ne?
Sarıklı hocanın ne olduğunu anlatıyorlar. Daha büyük bir hayretle bağırıyor.
-Demek bu Türk papazı!
Biz de onun gibi şaşırmayalım! Çocuk on seneden-beri Yenişehirden çıkmamış, orada cami yok... Sarıklıların serbestçe dolaştıkları günlerde bile ummam ki Yenişehirde gezenleri, tozanları bulunsun. Çocuğun mazereti burada bitiyor. Fakat hani aile, hatıra, muallim, hafıza, arkadaş, kitap?
Ya papazı nereden biliyor?
Bir zamanların medresesi kadar kuvvetli sinema perdesini unutuyor musunuz?
Bu çocuk, inkılabın, bellibaşlı maddeler yıktığı, bellibaşlı maddeler diktiği kıymetler arasında, kendi kendisine türemiş nebati bir hayat mümessilidir. Onca gizli kalan da imam değil, inkılaptır. İmama müsbet, yahut menfi gözle bakan hiç kimse, bu ilk gençlik çağındaki yeni mahsulü benimseyemez.
13 Şubat 1939
NFK
Çerçeve 1'den

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

~ Anonim Olarak Yorum Yapabilirsiniz
~ Yorumlarınız Onaylandıkdan Sonra Gösterilir